Oto Arıza Teşhisinin Önemi ve Arıza Tespit Cihazları

 

Oto Arıza Teşhisinin Önemi ve Arıza Tespit Cihazları

Artık bir elektronik makina haline gelen araç motorlarında, arızalar daha komplike ve tespiti daha karmaşıktır. Bir arızayla karşılaşıldığında, arızanın zamanında ve doğru olarak tespit edilmesi zaman ve para kayıplarını en aza indirmekte, arızanın yayılmasını engellemektedir.  Yanlış arıza tespiti yanlış parçanın değiştirilmesine, daha sonra arızanın tekrarlanmasına sebep olmaktadır. Bu durumda müşterinin aracı bir deneme tahtasına dönüşür, tamir maliyeti artar.

Motor elektroniğinin karmaşıklığına ve arıza teşhisinin zorluğuna örnek olarak;  fabrikadan yeni çıkmış sıfır kilometre ve henüz müşteriye satılmamış aracın haftalarca yetkili serviste çalıştırılamaması durumudur. Araçla ilgili tüm bilgiler, tüm teknolojik cihazlar, tüm arıza teşhis aletlerine rağmen, bazen hayalet arıza denen ve bir türlü teşhis edilemeyen arızalar olabilmektedir.

Aslında aracın üreticisi tarafından sağlanan ve o araçla ilgili tüm bilgileri- doğru arıza kodlarını- doğru tanımlamaları- arızanın nasıl giderilmesi gerektiğini işlem basamaklarıyla anlatan diyagnostik test cihazı, her şeyi oldukça kolaylaştırmakta ve hızlandırmaktadır. Fakat bu imkandan tüm oto tamirhaneler – özel servisler yararlanamazlar, bu ekipmanlar ya hiç verilmez, ya da çok pahalı olarak lisansları sunulur ve bu pahalılık sebebiyle özel servisler bu ekipmanları almazlar. Bu durumda özel servisler genellikle tüm markalar için ortak geliştirilmiş (üniversal)  "bilgisayarlı arıza tespit cihazları"nı (Diagnostics Scan Tool) kullanmaktadırlar;  Örneğin Bosch KTS, Delphi Arıza Tespit Cihazı ve daha bir çok çeşit marka cihaz piyasada kullanılmaktadır. 

Ortak arıza tespit cihazlarının en büyük eksiklikleri;

* Her markaya tam uyumlu çalışmamaları, 

* Araç cihaza bağlıyken; okunan aktüel değerlerin (parametrelerin) detaylı ve tümünün gösterilememesi. Örneğin: her bir enjektörün püskürtme süresi, ateşleme avans açısı, emilen havanın kütlesi vb.

* Araç cihaza bağlıyken, cihaz tarafından tüm donanımların çalıştırılamaması, çalışma testinin kapsamlı uygulanamaması.

* Arıza hafızasındaki hataların okunmasında, jenerik hata kodlarının tüm marka-model araçlar için uyumlu ve aynı anlamda olmaması.

* Bazı cihazların yanlış hata kodu vermesi.

* Bazı cihazların (eski tipler) sadece hata kodunu vermesi ve açıklamasını vermemesi.

* Arıların sebeplerinin neler olabileceğini, kontrol edilmesi gereken kısımlar ve sorun giderme adımlarını, ortak arıza tespit cihazlarının vermemesi.

 * Bazı cihazların aracın ECU'süne zarar vermesi.


Yanlış Arıza Teşhisinin Sebepleri

Motor elektroniği arızalarında sık karşılaşılan yanlış arıza teşhisi ve yanlış tamir-bakıım-parça değişimi sebebiyle yaşanan mağduriyetin sebepleri genel olarak şöyledir;

* Tüm araçlarda kullanılan adi-sıradan (üniversal) diyagnostik cihazları sebebiyle arıza kodunun yanlış okunması veya yanlış yorumlanması ve yanlış çözüm üretilmesi.

* Hiçbir şekilde arıza test cihazına bile bağlamadan  “ arıza şundan” denilip, deneme-yanılma yapılması ve gereksiz parça-işçilik maliyeti.

*  Servis çalışanının bilgisizliği.


Örnek arıza: motorun çekişi düşmüş, rölanti devri dalgalanıyor, yakıt sarfiyatı artmış.

Yanlış diyagnostik-teşhis yapıldığında:

* Oksijen sensörü anormal motor çalışmasını algılayıp motor arıza lambasını yakmış,  oksijen sensörü değiştirilmiş, hata silinip arıza lambası söndürülmüş, birkaç gün sonra araç sahibi tekrar aynı arızayla karşılaşıyor, sorun aslında ateşleme bobininden kaynaklanıyor.

* Bujiler değiştiriliyor, bobinler değiştiriliyor. Sorun aslında supapların erimiş olması.

* Bujiler, bobinler, maf sensörü değiştiriliyor. Sorun aslında oksijen sensörü.

* Örneğin bujilerden veya buji tırnak aralıklarının ayarsızlığı sebebiyle, katalitik konvertör arızalanmış. Bujilerin zamanında değiştirilmesi çok daha ucuz olacaktı ve konvertörü kurtaracaktı.

* Örneğin Krank sensörü arızalı olduğunda yani doğru bir şekilde sinyal üretemediğinde, ECU (motor kontrol ünitesi)  ateşleme bobinlerinin çalışmasını durdurur. Bujiler sökülüp kontrol edildiğinde bujiler kıvılcım çakmadığı görülür, bu durumda hemen ateşleme bobinlerini değiştirme yoluna gitmek arızayı çözmeyecektir . Ya da tam tersi olarak ateşleme bobinleri arızalı olmasına rağmen, krank sensörünü değiştirmek yine yanlış bir yöntem olacak ve maliyeti arttıracaktır. Böyle durumlarda ustalık ve tecrübe ve iyi ekipmanlarla doğru kontrollerin yapılması  çok önemlidir.